Banka Teminat Mektupları ve Paraya Çevrilmesi
19 min oku


Günümüzde ticaretin hızla büyümesi ve küresel çapta yaygınlaşması sebebiyle iş ilişkilerinde güvence sağlamak her zamankinden daha önemli bir hale gelmiştir. İşverenlerin ve alacaklıların karşı tarafın ödeme gücünden emin olamadıkları durumlarda güvenli bir teminat talep etme ihtiyacı doğmuştur. İşte tam da bu noktada hem yerel hem de uluslararası ticaretin kritik bir unsuru olan banka teminat mektubu devreye girmiştir. Bankalar tarafından verilen bu mektup, alacaklıya borcun ödeneceği garantisini sunarken aynı zamanda da borçlunun mali yükümlülüklerini yerine getireceğine dair güvence sağlamaktadır.
A. Banka Teminat Mektubu
Borçlunun alacaklıya karşı üzerine aldığı bir edimi yerine getirmemesi halinde, belirli bir miktar parayı alacaklının ilk talebinde ona derhal ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğine dair banka tarafından verilen mektuba banka teminat mektubu denir.
Diğer bir anlatım ile teminat mektupları; bankaların hem yurt içindeki hem de yurt dışındaki müşterileri adına bir malın teslimi, bir işin yapılması veya bir borcun ödenmesi gibi konularda muhatap kuruluşlara veya kişilere hitaben verdikleri, söz konusu taahhüdün yerine getirilmemesi durumunda ilk yazılı talepte mektubun tutarının kayıtsız şartsız ödenmesi taahhüdünü içeren belgelerdir.
1. Banka Teminat Mektuplarının Hukuki Niteliği
Türk hukukunda, banka teminat mektupları ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu sebeple bu mektupların hukuki nitelikleri, Yargıtay kararlarında ve öğretide çeşitli tartışmalara neden olmuştur. Bu tartışmalardan ilki, banka teminat mektuplarının bir kefalet sözleşmesi mi yoksa garanti sözleşmesi mi olduğu yönündedir. Bir başka tartışma ise, bu mektupların karma veya kendine özgü nitelikte olup olmadığıdır.
Nitekim; banka teminat mektuplarının hukuki mahiyeti genel olarak garanti sözleşmesi olarak kabul edilmektedir. Garanti sözleşmesinin mahiyeti gereği garantörün sorumluluğu kusura dayanmaz. Bu sebeple garantör taraf olan banka, borçlunun borcunu ifa edememesi halinde alacaklıya karşı kusuru bulunmadığı savını ileri sürerek borcu ifadan kaçınamayacaktır.
2. Banka Teminat Mektuplarının Unsurları
2.1. Garanti Alan Kişiyi Belirli Bir Hareket Tarzına Yöneltmek
· Teminat mektubunu veren banka, garanti alanı olumlu veya olumsuz bir hareket tarzına yöneltir. Bu yöneltme ile garanti alan, hareket tarzının sonucunda doğması muhtemel olan zararlarını karşılamayı taahhüt eder.
2.2. Rizikonun Üstlenilmesi
· Garanti sözleşmesinde; sözleşmede belirtilen ve garanti veren için ekonomik olarak aktiflerinin artması veya pasiflerindeki artış sonucunda ortaya çıkacak riskler, garanti veren tarafından güvence altına alınmaktadır.
2.3. Bağımsız Bir Yükümlülüğün Üstlenilmesi
· Garanti sözleşmelerinde garanti veren, asıl borç ilişkisinden bağımsız olarak yükümlülük altına girmektedir. Söz konusu bağımsızlık, banka teminat mektubunun varlığının ve geçerliliğinin başka bir sözleşmenin varlığına ve geçerliliğine bağlı olmamasıdır.
2.4. İvaz
· Garanti sözleşmeleri, tek tarafa borç yükleyen sözleşmelerdir. Zira, bazı hallerde karşılıklı yani ivazlı da olabilmektedir. İvaz, bankanın teminat mektubu düzenlerken aldığı komisyonu veya başka bir menfaat karşılığını ifade eder.
3. Banka Teminat Mektuplarının Çeşitleri
3.1. Ödeme Talebinin Şekline Göre Banka Teminat Mektupları
3.1.1. İlk Talepte Ödeme Kayıtlı Teminat Mektupları
· İlk talepte ödeme kayıtlı teminat mektupları, teminat mektubunun güvence sağlama işlevini tam anlamıyla yerine getiren bir türdür. Bu mektuplarda, muhatap talepte bulunduğunda banka incelemeksizin teminat tutarı kadar ödeme yapmakla yükümlüdür.
3.1.2. Şartlı Teminat Mektupları
· Teminat mektubu veren bankanın, sadece belirli koşulların oluşması durumunda riski garanti ettiğini ifade ettiği teminat mektuplarına şartlı teminat mektubu denir. Bu teminat mektuplarında, muhatap bankaya riskin ve diğer koşulların sağlandığını ispat etmek durumundadır. Eğer mektupta belirtilen şartların meydana geldiği ispat edilemezse banka ödeme yapmayacaktır.
3.2. Konusuna Göre Banka Teminat Mektupları
3.2.1. Geçici Teminat Mektupları
· Geçici teminat mektupları, halihazırda açık bir ihaleye katılmak amacıyla verilen teminat mektuplarıdır. Bu mektuplar, ihaleyi düzenleyen kuruma hitaben sunulur. İhalede, mektup lehtarının üzerinde kaldığında lehtarın belirlenen süre içinde ihale sözleşmesini imzalayacağı garanti edilir. Ayrıca söz konusu ihalede belirlenen tutarda kesin teminat mektubunu vereceği garanti edilir. Aksi durumda, bankanın belirli bir miktar ödeyeceğini garanti etmektedir.
3.2.2. Kesin Teminat Mektupları
· Kesin teminat mektupları, lehtarın belirtilen yükümlülüğünü yerine getireceğini garanti eden bir tür teminat mektubudur. Eğer yükümlülük kısmen ya da tamamen yerine getirilmezse bankanın tazmin borcu doğar. Bu tür teminat mektuplarında, bankanın ödeme sorumluluğu, mektupta belirtilen miktarla sınırlıdır.
3.2.3. Avans Teminat Mektupları
· Avans teminat mektubu ile lehtarın yüklenmiş olduğu bir işle ilgili olarak muhataptan aldığı avansın geri ödeneceğini garanti etmektedir. Eğer geri ödemenin yapılmadığı yazılı olarak bildirilirse belirtilen tutar kadar ödeme yapılacağı taahhüt edilir.
3.3. Geçerli Olduğu Süreye Göre Banka Teminat Mektupları
3.3.1. Vadeli Teminat Mektupları
· Bankanın teminat mektubundan kaynaklanan sorumluluğunu belirli bir süre ile sınırlandırıldığı mektuplara vadeli veya süreli teminat mektupları denir.
3.3.2. Vadesiz Teminat Mektupları
· Vadesiz teminat mektupları, geçerliliği hususunda mektup metninde herhangi bir süreye yer verilmeyen mektuplardır. Vadesiz veya süresiz teminat mektupları şeklinde adlandırılabilir.
3.4. İkinci Bir Bankanın Devreye Girmesine Göre Banka Teminat Mektupları
3.4.1. Doğrudan Banka Teminat Mektupları
· Doğrudan banka teminat mektuplarında lehtarın teminat mektubu talep ettiği banka, muhataba garantiyi doğrudan kendisi vermektedir.
3.4.2. Dolaylı Teminat Mektupları
· Dolaylı teminat mektuplarında bankanın ödeme yükümlülüğü doğrudan muhataba değil, başka bir bankaya karşı doğar.
B. Banka Teminat Mektuplarının Tazmini/Paraya Çevrilmesi ve Sonuçları
Banka teminat mektubu, lehtarın borcunu yerine getirmemesi durumunda muhatabın talebiyle devreye girer. Muhatabın talepte bulunması halinde paraya çevrilebilmektedir. Mektubun risk gerçekleşmeden paraya çevrilmesi halinde lehtar, borçlarını ifa ettiğini ve paraya çevirme talebinin haksız olduğunu iddia edebilir. Bu durumda bedelin iadesini ve uğradığı zararların tazminini talep edebilir.
Tazmin talebi yazılı olarak yapılmalıdır. Bu zorunluluk, Türk Borçlar Kanunu’nun 128. maddesinde şu şekilde ifade edilir:
TBK Madde 128 - Üçüncü bir kişinin fiilini başkasına karşı üstlenen, bu fiilin gerçekleşmemesinden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.
Belirli bir süre için yapılan üstlenmede, sürenin bitimine kadar üstlenene edimini ifa etmesi için yazılı olarak başvurulmaması hâlinde, üstlenenin sorumluluğunun sona ereceği kararlaştırılabilir.
Maddeden de anlaşılacağı üzere, vadeli banka teminat mektuplarının tazmini ile ilgili en önemli şey, tazmin talebinin süresi içinde bankaya ulaştırılmasıdır. Aksi takdirde tazmin talebi için başvuru yapılması durumunda bankanın tazmin yükümlülüğü olmayacaktır. Vadesiz teminat mektupları yönünden ise muhatabın borcun doğumundan itibaren on yıllık zamanaşımı süresinde bankadan talepte bulunması gerekecektir.
1. Teminat Mektubu Süreci Nasıl İşler?
1.1. Ticari Anlaşma/Sözleşme
· Lehtar ve muhatap arasında bir ticari sözleşme yapılır ve bu sözleşmede lehtarın belirli yükümlülükleri yerine getirmesi beklenir.
1.2. Lehtarın Bankaya Başvurusu
· Lehtar, sözleşme yükümlülüklerini yerine getireceğini garanti etmek için bir banka teminat mektubu düzenlenmesi talebinde bulunur. Lehtar, bankanın kredi müşterisi olarak bankadan teminat talep eder.
1.3. Teminat Mektubunun Lehtara Teslimi
· Banka, lehtarın talebi doğrultusunda teminat mektubunu düzenler ve bunu lehtara teslim eder.
1.4. Teminat Mektubunun Muhataba Verilmesi
· Lehtar, bankadan aldığı teminat mektubunu muhataba teslim eder.
1.5. Teminat Mektubunun İşleme Alınması
· Muhatap, teminat mektubunu aldıktan sonra bu mektubu işleme alır ve ilgili ticari işlem veya sözleşme sürecini başlatır. Bu aşamada muhatap, banka tarafından güvence altına alınmış olur.
1.6. Bankanın Garanti Akdi
· Banka, lehtar yükümlülüklerini yerine getirmediğinde muhataba teminat mektubundaki şartlar doğrultusunda ödeme garantisi verir.
2. Ödeme Talebi
Ödeme talebi; muhatap tarafından, mektubu düzenleyen bankadan teminat altına alınan tutarın ödenmesinin istenmesidir. Ödeme talebi, yenilik doğuran bir haktır. Tek taraflı irade beyanı ile kullanılır ve karşı tarafa varmakla sonuçlarını doğurmaya başlar.
Teminat mektubunun talep edilebilmesi için sadece riskin gerçekleşmesi yeterli olamamaktadır. Ödeme talebi için belirli bir süre belirlenmiş olması veya vadenin dolmasının beklenmesi mümkündür. Teminat mektubunda böyle bir talepte bulunulmamışsa riskin gerçekleşmesi ile alacak muaccel hale gelir ve ödeme talep edilebilir.
Bankanın ödeme yükümlülüğü, muhatabın yazılı ödeme talebiyle doğmaktadır. Sözlü ödeme talebi, bankanın ödeme yükümlülüğü sonucunu doğurmamaktadır. Buradaki yazılılık şartı, bir ispat şartıdır.
Yargıtay 11.HD, 18.01.2010 T., 2008/8999 E., 2010/451 K. sayılı kararı; bankanın teminat mektubunun aslını alması, mektubun gerçekliği ile imzaların doğruluğunu kontrol etmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Yine de muhatabın alacağı, teminat mektubunun aslı olmaksızın da devam eder.
Muhatap, garanti edilen edim sonucunun gerçekleşmediğini bizzat bankaya karşı ileri sürerek mektup bedelinin tarafına ödenmesini ister. Muhatap, gerçek kişi veya tüzel kişi olabilir. Muhatap gerçek kişiyse bizzat kendisi veya yetkili vekil vasıtasıyla, tüzel kişiyse yetkili organı vasıtasıyla ödeme talebinde bulunabilir.
Muhatap, bir kamu kurumu da olabilir. Bu durumda, ödeme talebi banka teminat mektubundaki muhatap birimin en üst amiri veya yetkili kıldığı kişi tarafından yapılır. Muhatabın bir bakanlık olması ve ayrı bir tüzel kişilik tanınması durumunda, ödeme talebi doğrudan tüzel kişilerin yetkili organları tarafından yapılmalıdır. Muhatabın ayrı bir tüzel kişiliği tanınmamış bakanlık olması durumunda bu talep, Maliye Bakanlığı tarafından yapılır. Belediyeler, il özel idareleri ve kanunla tüzel kişilik tanınan kamu kurum ve kuruluşları, tüzel kişilikleri nedeniyle ödeme talebini yetkili organları aracılığıyla gerçekleştirebilir.
Teminat mektubunun tazmini vekil aracılığıyla yapılıyorsa, bazı yazarlar genel vekaletnamenin yeterli olmadığını ve vekaletnamenin paraya çevirme konusunda özel yetki içermesi gerektiğini savunmaktadır. Yargıtay, öğretide savunulanın aksine vekaletnamelerde özel yetki aranmayacağını belirmektedir.
3. Teminat Mektubunun Tazmini Talebi Vekil Aracılığıyla Yapılıyorsa Vekalet Sözleşmesinin Ahzu Kabz Yetkisi Olmalı Mıdır?
Ahzu kabz; kısaca “bedelin tahsilini yapma” anlamına gelmektedir. Bu durum müvekkilin avukatına bu yetkiyi vermesi şeklinde ortaya çıkar. Tazmin talebinde bulunacak kişi, vekil aracılığıyla işlem yapıyorsa vekil ahzu kabz yetkisi içermeyen vekaletname ile paraya çevirme talebinde bulunabilir. Ayrıca vekil, teminat mektubundaki tutarı müvekkili adına tahsil edebilir.
Yargıtay 17.09.1976, E. 1974/11-868, K. 1976/2521: “Her ne kadar garanti akdi asıl borçtan ayrı, müstakil bir akit ise de bu ayrılık ve müstakil olma niteliği alacaklıya talepte bulunma hakkı verir yoksa borçlu, borcu garanti edene rücu edemez. Zira garanti edenin borcu alacaklıya karşıdır.” denilmek suretiyle; lehtar ödeme talebinde bulunamaz, teminat mektubunun paraya çevrilmesi talebi hakkı muhataba aittir.
4. Şartlı Teminat Mektuplarında Salt Ödeme Talebi Yeterli Midir?
Muhatabın soyut ödeme talebi, banka teminat mektubunun nakde çevrilmesi için yetersizdir. Ödeme, bazı belgelerin verilmesi şartına bağlandıysa muhatabın ödeme talebi ile bu belgeleri bankaya vermelidir. Yine de böyle bir şart bulunmuyorsa riskin gerçekleşmesi ödeme talebi beyanı için yeterlidir.
Yargıtay’ın bazı kararlarında, konunun üçüncü kişinin fiilini üstlenme kapsamında değerlendiğini görmekteyiz. Aynı kararlarda belirli bir süre için yapılan üstlenmede sürenin bitimine kadar üstlenene edimini ifa etmesi için başvurulmaması hâlinde üstlenenin sorumluluğunun sona ereceği kararlaştırılmıştır. Yargıtay; tazmin talebinde muhatabın, lehtarın yükümlülüğünü yerine getirmediğini açıkça belirtmesi gerektiğine ve muhatabın bankaya yazdığı yazının teminat mektubunun nakde çevrilmesi için yeterli olmadığına hükmetmiştir.
5. Teminat Mektubuna Bağlanan Alacağın Devri ve Banka Teminat Mektubunun Haczedilebilirliği
Bankanın onayı ile teminat mektubu sözleşmesinin üçüncü bir kişiye devri mümkündür. Yargıtay da bu görüşü destekler nitelikte kararlar vermiştir. Öğretide muhatap değişikliğinde lehtarın da onayının alınması gerektiği savunulmaktadır.
Teminat mektubu sözleşmesinde alacağın devredilemeyeceğine dair yasak yoksa TBK m. 183 uyarınca alacağın devri mümkün sayılmalıdır.
Muhatap, ödeme talebinde bulunduktan sonra alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir ve bunun için bankanın onayına gerek yoktur. Yine de, ödeme talebinde bulunmadan önce alacağını devretmesi durumunda bu işlemin ödeme talebinin devri olup olmadığı tartışmalıdır. Tek başına alacak hakkı devri, ödeme talebinden ayrı olarak hukuki bir sonuç doğurmaz. Bir devrin geçerli olabilmesi için talep hakkı ile yapılması gerekir, zira doğmamış bir hak devredilemez ve bu durumda bankanın muvafakati gerekmektedir.
6. Teminat Mektubuna Bağlanan Alacak Haczedilebilir Mi? Haczedilebilir ise Bu Haczedilebilirlik Lehtar veya Muhatap Bakımından Farklılık Gösterir Mi?
Teminat mektubu, lehtar açısından haczedilemez. Bunun nedeni, teminat mektubunun alacaklısının muhatap olmasıdır. Teminat mektubu, hangi iş için verildiyse yalnızca o iş için paraya çevrilebilir. “…Teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmamaktadır. Banka ile muhatap arasında garanti sözleşmesi niteliğinde olan teminat mektubunda lehtar akit durumunda değildir. Başka bir anlatımla teminat mektubu ile lehtar lehine doğmuş veya doğacak bir hak bulunmadığından lehtarın borcu için teminat mektubunun haczedilmesine yasal imkân yoktur. ancak teminat mektubu hangi iş için verilmiş ise onun için haczedilip paraya çevrilebilir…” (Yargıtay 8. HD, 2014/8685 E. 2015/9616 K. 29.4.2015 T.)
Muhatabın ödeme talebinde bulunmasından sonra banka derhal ödeme yaparsa, bu aşamadan sonra yapılacak haciz sonuçsuz kalacaktır. Garanti altına alınan riskin gerçekleşmesi ve ödeme talebinde bulunmasıyla doğan alacak, ödeme yapılmadan önce alacaklılar tarafından İİK m. 89 çerçevesinde haczedilebilir.
Muhatabın teminat mektubu ilişkisinden doğabilecek veya doğması muhtemel gelecekteki alacaklarının haczi mümkündür (İİK m. 89). Bu durumda haciz ihbarnamesinin içeriği önem taşır.
· Haciz ihbarnamesinde alacağın haczedildiği belirtiliyorsa ve eğer henüz ödeme talebi yapılmamışsa muhatap, alacaklı olmadığını söylemelidir.
· Haciz ihbarnamesinde doğmuş ve doğacak alacaklar haczedildiyse ve ödeme talebi yoksa mektup metnine şerh düşmelidir. Bu metinde halihazırda henüz doğmuş alacağı bulunmadığı, doğması halinde 7 gün içerisinde icra dairesine bildirim yapılacağı belirtilmelidir.
Riskin gerçekleşmesine rağmen muhatabın ödeme talebinde bulunmaması durumunda ise alacağın haczedilebilirliği hususunda iki farklı görüş bulunmaktadır. Her iki görüş de, muhatabın alacaklılarının riskin gerçekleşmesinden sonra doğacak alacağı haczedebileceğini savunmaktadır. Bu iki görüşün ayrıldığı nokta, İİK’nın 120. maddesinin hangi fıkrasının uygulanacağıdır.
· İİK md. 120/I’e göre; alacaklılar doğrudan bankadan ödeme talebinde bulunabilir ancak muhataptan farklı olarak, alacaklıların riskin gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir.
· İİK md. 120/II’ye göre; alacaklılar ödeme talebinden önce icra dairesinden yetki alarak açacakları dava ile riskin gerçekleştiğini ispat etmeli ve ödemenin icra dairesine yapılmasını talep etmelidir. Uygulamada daha çok İİK’nın 120/I. fıkrası tercih edilmektedir, yani alacaklıların doğrudan bankadan ödeme talep etme hakkı öne çıkmaktadır.
7. Paraya Çevrilmesi İstenen Teminat Mektubunun ve İstenen Miktarın Belirtilmesi
Tazmin talebinde bulunan muhatap, hangi teminat mektubunu paraya çevirmek istediğini ve talep ettiği meblağı açık bir şekilde belirtmelidir.
“…öncelikle davacı idareye verilen her bir teminat mektubunun karşıladığı riskin, miktarının ve tarihinin farklı olduğu, gerek paraya çevirme talebinde gerekse açılan davada istenilen meblağın hangi teminat mektubu riskinden doğduğunun açıklanmadığı gözetilerek, davacıdan davaya konu meblağın hangi teminat mektubu riskinden kaynaklandığının açıklattırılarak buna göre sonuca gidilmesi gerekirken, bu hususun dikkate alınmaksızın ilk talep tarihinden faiz yürütülmesine de karar verilmesi doğru görülmemiştir…” (Yargıtay 11. HD 28.10.2003 t., E. 2003/3378, K. 2003/10059)
8. Teminat Mektuplarının Döviz Üzerinden Düzenlenmesi
Bankaların Türk lirası ya da döviz üzerinden teminat mektubu düzenlemesinde yasal bir sınırlama yoktur. Dövizle belirlenen tutarların paraya çevrilmesi durumunda, ödeme talebi tarihindeki cari döviz kuru üzerinden ödeme yapılabilir. Bu durumda, teminat mektubu esasen bir döviz kaydı içermemekte, sadece paranın değerini korumaya yönelik bir düzenleme içermektedir.
Lehtar Türk, muhatap yabancı ise veya lehtar yabancı, muhatap Türk ya da yabancı ise döviz üzerinden teminat mektubu düzenleme konusunda bir kısıtlama yoktur. Lehtar ve muhatap her ikisi de Türk ise döviz üzerinden teminat mektubu düzenlenmesi belirli şartlara tabidir.
Bankaların döviz üzerinden teminat mektubu düzenleyebilmesi için Hazine Müsteşarlığı’nın bağlı olduğu Bakanlıktan izin alması gerekmektedir. Bu izin alınmazsa, teminat mektubu geçersiz sayılabilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun kararına göre de, Türk Parası Kıymetini Koruma mevzuatı emredici nitelikte olup Bakanlık izni alınması gereken hallerde bu izin alınmadan düzenlenen mektuplar mutlak butlan ile sakattır.
9. Paraya Çevirme Talebinin Sunulacağı Yer
Ödeme talebinin teminat mektubunu düzenleyen bankaya yapılması gerekmektedir. Banka teminat mektubunda aksi düzenlenmemişse ödeme talebi, banka teminat mektubunu düzenleyen şubeye veya diğer şubelere yapılabilir.
C. Bankanın Tazmin Talebi Karşısında Yükümlülükleri
1.Bankanın İnceleme Yükümlülüğü
Banka, ödeme talebini aldığında öncelikle verdiği mektubun metnini incelemeli ve burada belirtilen şartlara uygun olarak hareket etmelidir. Bankanın şekli bir inceleme yapma yükümlülüğü vardır. Burada inceleme şekli inceleme olup esasa ilişkin bir değerlendirme yapılmaz.
2. Bankanın Lehtara İhbar Yükümlülüğü
Banka ile lehtar arasında öncelikle gayrinakdi kredi ilişkisi olup bu ilişki, vekâlet sözleşmesine dayanmaktadır. Vekâlet ilişkisi gereğince, banka ödeme talebinde bulunulduğunda lehtara bilgi verme yükümlülüğüne sahiptir.
3. Bankanın Ödeme Yükümlülüğü
Teminat mektubu düzenleyen banka, sözleşmede belirtilen riskin gerçekleşmesi ve usulüne uygun ödeme talebinin yapılması durumunda, muhataba ödeme yapmak zorundadır. Eğer teminat mektubunda "ilk talepte ödeme" kaydı varsa ve talep usulüne uygunsa riskin gerçekleşmesi durumunda banka ödeme yükümlülüğü altına girer. Banka, muhatabın talep ettiği meblağı, mektupta yazılı üst sınırı aşmadan ödemek zorundadır. Kısmi ödeme yapma yetkisi bankaya ait olmayıp, muhatabın talebiyle sınırlıdır. Aksi kararlaştırılmadıkça ödeme, muhatabın ifa zamanındaki ikametgâhında yapılmalıdır. Ödeme muhataba, vekiline ya da kanuni temsilcisine yapılır. Eğer muhatap alacağını devretti ise devralana ödeme yapılacaktır.
4. Bankanın Defi ve İtirazları İleri Sürme Yükümlülüğü
Banka, ödeme talebine karşı belirli durumlarda defi ve itiraz ileri sürme hakkına sahiptir. Aksi kararlaştırılmışsa banka lehtar ile muhatap arasındaki ilişkiden doğan itirazları ileri süremez.
Banka; şekil şartlarına veya başka bir hukuki sakatlık dolayısıyla geçersizliğine, lehtarın ehliyetsizliğine, lehtarın bankaya karşı olan borçlarını yerine getirmediğine, rızasının bozulduğuna ilişkin def’ileri ileri süremez. Banka, lehtarın öldüğünü, iflas ettiğini ya da ödemeleri geciktirdiğini, teminat mektubunun işletme konusu dışında bulunduğunu bildirerek ödemeden kaçınamaz. Muhatap, lehtarın bankayı aldattığını biliyor ve bu konuda onunla iş birliği yapmış ise banka bu def’ileri ileri sürebilir.
Yargıtay 19. HD, 2017/56 E. 2018/2766 K. 16.05.2018 T. sayılı kararında; bankanın yalnızca kendi defi ve itirazlarını ileri sürebileceğini, lehtarın dayandığı defi ve itirazları ileri süremeyeceğini belirtmiştir.
Bankaların teminat mektubunu tazmini talebini reddetmesi halleri istisnaidir. Bunlar; teminat mektubu metninden doğan defi ve itirazlar, kişisel defi ve itirazlar, takas def’i, zamanaşımı def’i, riskin gerçekleşmediği ya da gerçekleşmesinin mümkün olmadığına dair def’i ve itirazlar, muhatabın ödeme talebinin dürüstlük kuralına aykırı olduğuna dair defi ve itirazlar şeklindedir.
D. Bankanın Defi ve İtirazları
1. Banka teminat mektubu metninden doğan defi ve itirazlar:
Muhataba karşı ileri sürülebilir. Banka, ilk talep halinde ya da şartın gerçekleşmesi durumunda, belirtilen tutarı ödemekle yükümlüdür. Şart yerine getirilmezse banka bunu def’i olarak kullanabilir. Ödeme talebini alan banka durumu hemen lehtara bildirir. Teminat mektubunun geçerlilik şartları ihlal edilmişse banka, muhataba ödeme yapmaktan kaçınabilir. Mektup metninden anlaşılan def’ilerden bir diğeri banka teminat mektubunun sahte olduğu def’idir. Bir diğer def’i, teminat mektubunun sahte olduğu iddiasıdır. Yargıtay, sahte olduğunu iddia eden muhatabın, mektubun teyidini almadan işlem yapmasının ağır kusur sayılacağını ve bu durumda zararın kendisine ait olacağını belirtmiştir. Ödeme talebi; mektubun kapsamını aşarsa ya da mektup metninde belirtilen belgeler ibraz edilmezse banka, ödemeden kaçınma hakkına sahiptir.
2. Kişisel defi ve itirazlar:
Banka teminat mektubu, mutlak butlan, hata, hile veya ikrah gibi iradeyi sakatlayan nedenlerden dolayı geçersiz olabilir. Bu durumda banka, teminat mektubunun kendisini bağlamadığını ve geçersizliğini ileri sürebilir.
Banka, teminat mektubunu bankayı temsil yetkisi olmayan kişilerce düzenlenmişse ödeme yükümlülüğü taşımaz. Temsilcinin aşan teminat düzenlemesi veya kredi sınırlarının aşılması durumunda muhatabın iyiniyeti korunur ve mektup geçerli sayılır.
Bankanın muhataba karşı bir alacağı varsa ve bu alacak muaccelse, bankanın ödeme talebini reddedebilmesi için takas şartları gerçekleşmelidir. Banka, kendi alacaklarına dayanarak takas def’ini ileri sürebilir. Lehtarın alacağını bankaya temlik etmesi durumunda takas beyanında bulunamaz.
Zamanaşımında banka ödeme yükümlülüğü taşımaz. Muhatap, talebini zamanaşımı süresi içinde yapmalıdır.
3. Riskin gerçekleşmediği ya da gerçekleşmesinin mümkün olmadığı def’i ve itirazlar:
Lehtarın yükümlülüğünü yerine getirmesi durumunda risk gerçekleşmez ve banka ödeme yükümlülüğü ortadan kalkar. Eğer risk gerçekleşmemişse veya muhatabın kusuru varsa bu durumda muhatabın talebi haksız sayılır.
4. Muhatabın ödeme talebinin dürüstlük kuralına aykırı olduğuna dair defi ve itirazlar:
Eğer muhatabın talep hakkı amaca aykırı kullanılıyorsa, bu durum hakkın kötüye kullanılması sayılır. Şartlı teminat mektuplarında banka belgeleri inceleyerek durumu tespit edebilir. İlk talepte ödeme kaydı olan teminat mektuplarında ise muhatabın haksız talep olduğunu kanıtlamak için likit delil sunması gerekmektedir.
5. İhtiyati Tedbir
İhtiyati tedbir talep edebilmek için öncelikle hukuki menfaatin varlığı zorunludur. HMK m. 389, tedbir kararının uygulanabilmesi için "hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale geleceği" durumlarını şart koşar. Bu şartlarda tedbir kararı verilebilir. Ulusal mahkemeler, ihtiyati tedbir kararını yalnızca haklılığın geçerli ve likit delillerle ispat edilmesi durumunda verir. “Ciddi bir zarar olacağı” hususunda mahkeme, yalnızca kanaat uyandırmayı yeterli görmez; ispat aranır.
İhtiyati tedbir kararı, davanın esasını çözmeyen geçici bir karardır ancak tüm tarafları bağlar. Lehtarın açacağı davanın lehine sonuçlanacağı kesin değildir. Bu sebeple lehtar, bankanın muhataba yapacağı ödemeyi ihtiyati tedbir ile durdurabilmek için karşı tarafın veya üçüncü kişinin karşılaşabileceği zararlar için de teminat sunmalıdır.
İhtiyati tedbir talebini inceleyen mahkeme, talebi kabul edebilir veya reddedebilir. Talebin reddi durumunda, istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Talebin kabulü halinde, bu karara itiraz üzerine verilen karara karşı istinaf kanun yoluna gidilebilir.
5.1. İhtiyati tedbir kararının esas davaya etkisi:
İhtiyati tedbir kararı alan taraf, kararın alındığı tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak ve davanın açıldığına dair belgeleri sunarak karşılığında bir belge almak zorundadır. Aksi takdirde, ihtiyati tedbir kararı geçersiz hale gelir ve muhatabın tekrar tazmin talebinde bulunması gerekir.
5.2. İhtiyati tedbir kararının teminat mektubunun vadesine etkisi:
Eğer ihtiyati tedbir kararı vadeli bir teminat mektubuna uygulanıyorsa bu kararın bankaya bildirilmesiyle birlikte vade süresi durur. İhtiyati tedbirin kalktığı tarihten itibaren vade yeniden işlemeye başlar ve muhatabın, kalan süre içinde ödeme talebinde bulunması gerekir. Muhatabın ihtiyati tedbir kararından haberdar olmadığı ve vade süresince ödeme talebinde bulunmadığı durumlar vardır. Bu durumlarda muhatabın sonradan öğrendiği ihtiyati tedbir kararını dayanak göstererek ödeme talebinde bulunması, hakkın kötüye kullanılması nedeniyle kabul edilmez.
İhtiyati tedbir kararının alınmasından önce ödeme talebi yapılmışsa muhatabın on yıllık zamanaşımı süresi içerisinde dava açarak bankaya başvurabileceği kabul edilmektedir.
5.3. İhtiyati tedbir kararının bankaya etkisi:
Bankanın ihtiyati tedbir kararı kapsamında ödeme yapmaktan kaçınabilmesi için bu kararın muhatabın ödeme talebinden önce alınmış olması gerekir. Aksi halde banka, ödeme talebinden tedbir kararının alınmasına kadar geçen süre için muhataba gecikme faizi ödemek zorundadır.
Banka, HMK m. 398'e göre lehtarın aldığı ihtiyati tedbir kararına uymak zorundadır. Banka karara uymazsa hem disiplin cezası ile karşılaşır hem de lehtara karşı rücu hakkını kaybeder. Bankanın bu davranışı muhatabın sözleşmeden dönmesine neden olursa lehtarın uğradığı zararlardan da sorumlu olmasına sebep olur.
Muhatap bankanın ödemede gecikmesi ve ihtiyati tedbir kararı nedeniyle doğan zararlarını bankadan talep edemez. Muhatap uğradığı zararı lehtardan talep edebilir.
E. Banka Teminat Mektubunun Paraya Çevrilmesi Halinde Rücu
Banka, lehtar lehine hazırladığı teminat mektubu için lehtardan ya da başka bir bankadan kontragaranti alması durumunda muhatabın tanzim talebine karşılık ödeme yaparsa ödediği tutarı lehtara rücu edebilmektedir.
Eğer teminat mektubunda kontrogaranti sözleşmesi yoksa rücu mekanizmasının işletilip işletilemeyeceği hususu tartışmalıdır. Bazı yazarlara göre bu durumda vekâletsiz iş görme vardır, dolayısıyla banka ödediği tutarı lehtara vekaletsiz iş görme hükümlerine göre rücu edebilir.
Kefil olan kontragarana da rücu mümkündür. Bunu kontragaran kefil aleyhine açacağı alacak davası veya başlatacağı icra takibi ile yapabilir.
Banka, teminat mektubu bedelini muhataba ödediğinde bu ödemenin haksız olduğunun anlaşılması durumunda bu haksız ödemeyi alan muhataba karşı iade davası açabilecektir. Kural olarak bankanın kendisine ulaşan ödeme talebinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığını incelemesi gerekmektedir. Banka; ödeme talebinin haksız olup olmadığını, riskin doğup doğmadığını, muhatabın hakkını kötüye kullanıp kullanmadığını incelemeden muhataba ödeme yaparsa ödediği tutarı muhataba karşı açılan sebepsiz zenginleşme davası ile ileri sürebilecektir.
Lehtar, bankaya ödediği mektup bedeli ile sair bedelleri sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde muhataptan talep edebilecektir.
F. Teminat Mektubu Sözleşmesinin Sona Ermesi ve Zamanaşımı
1. Sona Erme
· Banka tarafından muhataba ödeme yapılması,
· Teminat mektubunun konusunu oluşturan borcun lehtar tarafından ödenmesi,
· Teminat mektubunun iade edilmesi,
· Borcun yenilenmesi,
· Muhatap tarafından bankanın ibra edilmesi,
· Takas, vadeli teminat mektuplarında vade süresi dolmasına rağmen tazmin talebinde bulunulmaması,
· Riskin gerçekleşmeyeceğinin objektif olarak kesinleşmesi,
· Zamanaşımı süresinin dolması
durumları teminat mektubu sözleşmesinin sona erme durumlarıdır.
2. Zamanaşımı
Banka teminat mektuplarının zamanaşımına ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığından TBK’nin zamanaşımına ilişkin hükümleri uygulama alanı bulur. Zamanaşımı, riskin doğumu ile başlar ve on yıldır.
İlk talepte derhal ödeme kaydını içeren teminat mektuplarında zamanaşımı süresinin hangi tarihten itibaren başlayacağı konusunda görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Baskın görülen görüş; garanti veren bankanın borcu riskin doğumu ile başlayacağından zamanaşımı süresinin de bu tarihten başlayacağı yönündedir.
Vadesiz teminat mektuplarında zamanaşımı süresi, garanti sözleşmesinden doğan borcun muaccel olmasından itibaren on yıldır. Riskin gerçekleşme anı, borcun muaccel olma anıdır ve zamanaşımı süresinin de bu andan itibaren işlemeye başlayacağı kabul edilmektedir.
Kaynakça
Akyazan, S. Tatbikatta Banka Teminat Mektuplarının Ortaya Çıkardığı Çeşitli Sorunlar.
Altuntaş, C. Banka Teminat Mektupları.
Başara, İ. Banka Teminat Mektuplarının Hukuki Niteliği. Türkiye Barolar Birliği Dergisi.
Koç, H. Hukuki Açıdan Banka Teminat Mektupları. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi.