TCK 102 CİNSEL SALDIRI

Cinsel Saldırı Suçunda Delil Değerlendirmesi

Cinsel suçlar genel olarak bir gizlilik içerisinde işlenmektedir. Bu nedenle bu suçun sübutunun tespit edilmesi çok zordur. Genelde dosyada delil olarak dosyada sadece sanığın beyanları bulunmaktadır. Bu delilin geçerliliği için Yargıtay bazı kriterler belirlemiştir. Bu kriterler olayın oluş ve intikal biçimi, mağdurun faili şikayet süresi, suçun işlenmesinden önce fail ile mağdur arasındaki iletişim ile ilişki, mağdur beyanlarının hayatın olağan akışına uygun olup olmadığı, mağdurun beyanının istikrarlı, somut, tutarlı ve çelişkili olup olmadığı, mağdur beyanının diğer delillerle çelişip çelişmediği, mağdur ile fail arasında husumetin olup olmadığı, mağdurun kendi şeref ve onurunu ilgilendiren bir konuda iftira atması için bir sebebin bulunup bulunmamasıdır. Sanığın beyanları bu kriterler çerçevesinde değerlendirilecektir. Bu kriterler tek tek incelenmek zorunda değildir olayın özelliklerine göre değerlendirilecektir.

Tck’nın 102. Maddesinde düzenlenen cinsel saldırı suçunun oluşması için cinsel amaçlarla mağdurun vücut dokunulmazlığının ihlal edilmesi gerekir. Bu suçun işlenmesi halinde mağdurun şikayeti üzerine 5-10 yıl arası hapis cezasına hükmolunur. Yargıtay cinsel saldırının 1. Fıkrasında belirtilen hali basit cinsel saldırı 2. Fıkrasında belirtilen hali nitelikli cinsel saldırı olarak kabul etmektedir. Korunan hukuki değer kişinin cinsel dokunulmazlığıdır. Basit cinsel saldırı suçunun maddi unsuru kişinin vücudu üzerinde gerçekleştirilen, cinsel arzuları tatmin amacına yönelik cinsel ilişkiye varmayan davranışlarla kişinin vücut dokunulmazlığının ihlal edilmesidir. Suçun oluşması için cinsel arzuların tatmini aranmaz, fiilin objektif olarak şehevi nitelikte olması yeterlidir. Cinsel saldırı için vücut dokunulmazlığının ve cinsel dokunulmazlığın ihlali gerekir. Cinsel saldırının vücut dokunulmazlığını ihlal edecek boyutta olmaması halinde cinsel taciz suçu söz konusu olabilir.

Basit cinsel saldırının oluşması esnasında vücuda bir şey sokulması söz konusu değildir. Vücuda bir şey sokulması durumunda TCK m.102/2’de bulunan nitelikli cinsel saldırı gerçekleşmiş olacaktır. TCK m. 102/2’de belirtilen vücuda organ sokulmasından kasıt erkeklik organıdır. Vücudun cinsel bölgelerine organ veya sair cisim sokulması gerekmektedir. Bu filin eşe karşı işlenmesi halinde suç şikayete bağlıdır.

TCK 103’te çocuklar hakkında özel bir düzenleme olduğu için Tck 102 kapsamında mağdurun 18 yaşından büyük olması gerekir. Basit cinsel saldırı suçunun soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için mağdurun şikayeti gerekmektedir. Bu suçu düzenlendiği fıkranın devamında cinsel davranışın sarkıntılık düzeyinde kalması hali düzenlenmiştir. Bu durumda yine şikayet üzerine 2-5 yıl arası hapis cezası verilebilecektir.

Nitelikli cinsel saldırı Tck’nın 102. Maddesinin 2. Fıkrasında cinsel saldırıda fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleşmesi şeklinde tanımlanmıştır. Bu suçun oluşması için organ veya sair cisimlerin cinsellikle ilgili bölgelere sokulması gerekmektedir. Suçun bu halinin erkek tarafından işlenmesi zorunlu değildir. Bu fiilin farklı cinse karşı işlenmesi de zorunlu değildir ancak bu fiil ölülere karşı işlenemez. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi de bu fıkrada düzenlenmiştir ancak bu durumda soruşturma ve kovuşturmanın yapılabilmesi şikayete bağlıdır.

Tck 102. maddenin 3. fıkrasında belirtilen nitelikli haller

Bu haller üstte belirtilen basit cinsel saldırı, sarkıntılık düzeyinde kalan cinsel saldırı ve nitelikli cinsel saldırı için uygulanmaktadır. Bu hallerin olduğu durumlarda verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu artırım en fazla bir kez yapılabilir ancak nitelikli hallerin bir arada bulunduğu durumlar cezanın alt sınırından uzaklaşmayı gerektirecektir.

1- Suçun, beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenmesi

Geçici veya sürekli olarak kendini savunamayacak durumda olan birine karşı bu suçun işlenmesi kolaylaşacağından bu durum bir artırım nedeni olarak sayılmıştır. Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişi kavramına kişinin, sakat, akıl hastası, sağır, dilsiz, uyku halinde veya uyuşturucu madde etkisi altında olması durumları örnek gösterilebilir. Uyuşturucu madde mağdur tarafından kendi isteği ile alınmış bile olsa, bu bent hükmü uygulanacaktır. Bu durumun uzman hekim raporuyla belirlenmesi gerekir.

2- Suçun, kamu görevinin, vesayet veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanma suretiyle işlenmesi

Mağdurun faile karşı gelmesini güçleştiren bu haller nedeniyle bu durum bir artırım nedeni olarak sayılmıştır. Bu durumda failin yasaya uygun olarak kamu görevlisi olması gerekmektedir. Kamu görevlisi değilken kamu görevlisi gibi davranarak bunu gerçekleştirmesi halinde bu artırım hali uygulanamayacaktır.

3- Suçun üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş, evlat edinen veya evlatlık tarafından işlenmesi

Suçun belirtilen yakınlara karşı işlenmesinde de failin işi kolaylaşmış olacağından daha ağır cezayı gerektiren hal olarak kabul edilmiştir.

4-Suçun, silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi

Burada silahla veya birden fazla kişiyle mağdurun iradesi baskı altına alınabileceğinde bir artırım hali olarak düzenlenmiştir. Bunun gerçekleşmesi için failler arasında ortak irade bulunması gerekmektedir. Silahla suçun işlenmesinden söz edebilmek için de silahın kullanılmış olması gerekmektedir kullanmakla kast edilen mağdurun iradesini kırmaya yönelik olarak kullanılmadır.

5- Suçun, insanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi

Yatılı okul, askeri veya hastane koğuşları gibi yerlerde insanlar birlikte yaşamak zorunda olduğu için bu durum faile bir kolaylık sağlayabilmektedir. Bu nedenle bu hal de bir artırım nedeni olarak sayılmıştır.

TCK 102. Maddenin 4.fıkrasında cinsel saldırı için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması halinde, cinsel saldırı suçunun cezasının yanında kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler de uygulanır. Burada dikkat edilmesi gereken Tck 87. Maddede belirtilen bir durum olursa ayrı ayrı cezalandırılır aksi takdirde kasten yaralama suçu irdelenmeyecektir.

TCK 102. Maddenin 5. Fıkrasında Cinsel saldırı sonucunda mağdurda meydana gelen durumlar, diğer hallerden farklı kabul edildiğinden, faile fazla ceza öngörülmüştür. Buna göre, suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur şeklinde belirtilmiştir.

İçtima

Cinsel saldırı suçu, tehdit, yaralama, cebir kullanma, işkence, kişi özgürlüğünü kısıtlama, konut dokunulmazlığını ihlal suçlarıyla birlikte işlenebilir. Basit cinsel saldırı suçu ile nitelikli cinsel saldırı suçunun aralıklı zamanlarda işlenmesi halinde zincirleme suç hükümleri uygulanacaktır. Cinsel saldırı suçunun birden fazla kişiye karşı işlenmesi halinde her bir mağdur yönünden ayrı ayrı suç oluşur. Aynı mağdura karşı çeşitli zamanlarda ve yenilenen kastla işlenmesi halinde zaman aralığının uzun olmaması veya iddianame düzenlenmesi benzeri bir hukuki kesintinin olmaması durumunda zincirleme suç oluşur.

Cinsel saldırı suçunun işlenmesi sonucu mağdurda basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek bir yaralanma oluşursa kişi iki suçtan da ayrı ayrı cezalandırılır.

TCK 103 CİNSEL İSTİSMAR

Madde çocukların cinsel istismarını suç olarak tanımlamıştır. Burada bahsedilen çocuk kavramı 18 yaşından küçük her bireydir. Kanun cinsel istismar için çocukları iki gruba ayırmıştır. Birinci grup, 15 yaşını tamamlamamış olanlar ve 15 yaşını tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olanlar. İkinci grup, 15 yaşını tamamlamış ve fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmiş olan çocuklar. Birinci grupta yer alan çocuklara karşı her türlü cinsel davranış cinsel istismar suçunu oluştururken, ikinci gruptaki çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleşen cinsel davranışlar cinsel istismar suçunu oluşturur. Fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin olup olmadığı uzman hekimler tarafından tespit edilecektir. Bu suçun temel şekli bakımından 8 ile 15 yıl arası hapis cezası öngörülmüştür. 12 yaşından küçük çocuklara karşı bu suç işlenirse verilecek ceza 10 yıldan az olamaz. TCK 103. Maddenin devamında fiilin sarkıntılık düzeyinde kalması halinde 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası verileceği öngörülmüştür. 12 yaşından küçük çocuklara karşı bu suç işlenirse verilecek ceza 5 yıldan az olamaz. Sarkıntılık halinde fail çocuk değilse şikayet aranmamaktadır ancak fail çocuk ise mağdurun vasisinin veya velisinin şikayetine bağlı olarak soruşturma ve kovuşturma yapılır. Cinsel istismar suçunun oluşabilmesi için, sarkıntılık dışında kalan haller bakımından, vücut dokunulmazlığının ihlali gerekir. Vücut dokunulmazlığının ihlalinin failin bizzat dokunmasıyla gerçekleşmesine gerek yoktur. İkinci grup çocuklar için belirtilen cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak cinsel davranışların gerçekleştirilmesi gerekir. Eğer bu gruptaki çocukların iradesi değiştirilmemiş rızası varsa bu durumda bu suç oluşmayacaktır.

Cinsel İstismar Suçunda Delil Değerlendirmesi

Cinsel suçlar genel olarak bir gizlilik içerisinde işlenmektedir. Bu nedenle bu suçun sübutunun tespit edilmesi çok zordur. Genelde dosyada delil olarak dosyada sadece sanığın beyanları bulunmaktadır. Bu delilin geçerliliği için Yargıtay bazı kriterler belirlemiştir. Bu kriterler olayın oluş ve intikal biçimi, mağdurun faili şikayet süresi, suçun işlenmesinden önce fail ile mağdur arasındaki iletişim ile ilişki, mağdur beyanlarının hayatın olağan akışına uygun olup olmadığı, mağdurun beyanının istikrarlı, somut, tutarlı ve çelişkili olup olmadığı, mağdur beyanının diğer delillerle çelişip çelişmediği, mağdur ile fail arasında husumetin olup olmadığı, mağdurun kendi şeref ve onurunu ilgilendiren bir konuda iftira atması için bir sebebin bulunup bulunmamasıdır. Sanığın beyanları bu kriterler çerçevesinde değerlendirilecektir. Bu kriterler tek tek incelenmek zorunda değildir olayın özelliklerine göre değerlendirilecektir.

Bu suçun oluşması için failin, mağdurun çocuk olduğunu bilmesi gerekmektedir. Eğer fail, olaya uygun olarak hata sonucu mağdurun çocuk olmadığına kanaat getirirse bu hatasından faydalanacaktır. Zincirleme suç hükümleri uygulanabilir. Bunun için mağdura yönelik olarak yenilenen kastın olması gerekir.

Nitelikli haller

1- Cinsel istismarın vücuda organ veya sair cisim sokmak suretiyle gerçekleşmesi

Tck 103.maddenin 2. Fıkrasında belirtilen bu durum cinsel saldırı suçuyla benzer şekilde ağırlaştırıcı neden olarak sayılmıştır. Eğer cinsel istismar suçu bu şekilde gerçekleşirse verilecek cezanın en az 16 yıl olacağı belirtilmiştir. Eğer bu nitelikli hal 12 yaşından küçük çocuğa karşı gerçekleştirilirse verilecek ceza 18 yıldan az olamayacaktır.

Cezanın yarı oranında artmasını sağlayan haller :

1- Suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi

Burada ortak iradenin varlığı gereklidir ayrıca azmettirme veya yardım etme hallerinde bu artırım hali uygulanmayacaktır.

2-Suçun insanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi

Yatılı okul, askeriye ve hastane koğuşu gibi yerlerde bu suçun işlenmesi kolaylaştığı için bu hal düzenlenmiştir.

3-Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından işlenmesi

Burada sayılan kişilerin statüleri nedeniyle mağdurun karşı koymakta zorlanacağı ve bu nedenle fiilin gerçekleşmesi kolaylaşacağı için bu durum bir nitelikli hal olarak kabul edilmiştir.

4- Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile ve sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi

3. duruma benzer şekilde burada da mağdur bu kişilerin üzerlerindeki otoritesi nedeniyle onlara karşı koymakta zorluk çekecektir. Bu nedenle bu durum bir artırıcı sebep olarak sayılmıştır.

5- Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanmak suretiyle işlenmesi

Burada belirtilen iki halde de mağdurun faile karşı koyabilmesindeki güçlük nedeniyle böyle bir artırım nedeni öngörülmüştür. Burada dikkat edilmesi gereken husus failin bu özelliklere gerçekten sahip olması gerektiğidir.

6-Cinsel istismarın birinci gruptaki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da ikinci gruptaki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleşmesi halinde

Bu durumda da mağdurun karşı koyma iradesini engellemeye elverişli şekilde bu haller kullanılabileceğinden artırım nedeni olarak sayılmıştır.

TCK m 103/5 Cinsel saldırı suçuna benzer bir şekilde cinsel istismar suçunun işlendiği sırada mağdur üzerinde basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek bir yaralama gerçekleşirse fail ayrıca kasten yaralama suçundan sorumlu tutulur.

TCK m 103/6 Cinsel istismar suçunun sonucunda mağdur bitkisel hayata girerse veya ölürse fail hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi gerekir.

TCK 104 REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ

TCK’nın 104. Maddesinin 1. Fıkrasına göre cebir, tehdit ve hile olmaksızın, on beş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi şikayet üzerine iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu maddeyle 15 yaşını tamamlamış çocukla rızası olsa dahi cinsel ilişkiye girmenin suç olduğu düzenlenmiştir fakat bu suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlıdır. “Sanığın aşamalarda mağdurenin kendisine on yedi yaşında olduğunu söyleyip, esasen yaşından büyük gösterdiği yönündeki savunması, eylemlerin cebir veya tehditle gerçekleştirilmediğinin anlaşılması, mağdurenin suç tarihindeki gerçek yaşı ve ilk derece mahkemesinde gerçekleştirilen yargılama sırasında mağdurenin görünümüne dair herhangi bir gözlem yapılmaksızın dosya kapsamıyla çelişecek şekilde hata hükümlerinin tartışılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek sanığın müsnet suçlardan beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü tesisi,” (Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2022/10075 E. 2022/8623 K. 04.10.2022 tarihli kararı) şeklinde verilen karara göre bu durum cinsel istismar olmayacak reşit olmayanla rızasıyla cinsel ilişkiye girmek suçunu oluşturacaktır. 14. Ceza Dairesi 2013/1557 2014/11959 31.10.2014

Şikayet süreye tabi olup fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren 6 aydır. Bu sürenin geçirilmesi halinde ceza verilmesi mümkün olmayacaktır. (Mağdurenin 01.01.2010 tarihli kolluk beyanında ve 02.01.2010 tarihli savcılık ifadesinde sanıkla 2008 yılının Aralık ayından başlayarak 2009 yılı Nisan ayı sonuna kadar … 3 kez cinsel ilişkiye girdiklerini belirtmesi karşısında zincirleme şekilde gerçekleşen cinsel ilişkilerin sona erdiği tarihten itibaren 6 aylık sürenin geçtiği … oluşa uygun şekilde sanığın işlediği kabul edilen reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan dolayı hakkında düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle mahkûmiyet hükmü kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay 14. Ceza Dairesi - Karar: 2014/11959) Eğer ilişkiye giren iki taraf da çocuksa bu durumda iki taraf da hem mağdur hem de sanık olabilecektir.

Aynı mağdura karşı farklı zamanlarda işlenmesi halinde zincirleme suç hükümleri uygulanır ancak farklı mağdurlara karşı bu suçun işlenmesi halinde her mağdur yönünden farklı bir suç oluşacaktır.

TCK’nın 104. Maddesinin 2. Fıkrasına göre birinci fıkrada belirtilen suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi halinde, şikayet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Fail ile mağdur arasında evlenme yasağı olup olmadığı TMK 129. Maddeye göre belirlenecektir. Bu maddeye göre üstsoy – altsoy arasında, kardeşler arasında, amca, dayı, hala, ve teyze ile yeğenleri arasında; kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu altsoyu arasında, evlat edinen ile evlatlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında evlenmek yasaktır.

TCK’nın 104. Maddesinin 3. Fıkrasına göre birinci fıkrada belirtilen suçun evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi halinde şikayet aranmaksızın ikinci fıkraya göre hükmolunur.

Bu durumda tıpkı evlenme yasağı bulunan halde olduğu şekilde yani on yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile fail cezalandırılacaktır.

TCK 105 CİNSEL TACİZ

TCK 105.maddede Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişinin üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunması şikayete bağlı olarak belirlenmiştir. Aynı maddenin devamında fiilin çocuğa karşı işlenmesi halinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur şeklinde belirtilmiştir. Maddede cinsel tacizin ne olduğu açıklanmamıştır. Gerekçede; cinsel taciz, cinsel yönden ahlak temizliğine aykırı olarak mağdurun rahatsız edilmesinden ibarettir şeklinde belirtilmiştir. Doktrinde ise cinsel taciz vücut dokunulmazlığı ihlal edilmeden cinsel olarak mağdurun rahatsız edilmesidir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararında kriterleri şu şekilde belirtmiştir. “hangi fiilin cinsel taciz suçunu oluşturacağı belirlenirken sosyal hayatın gerekleri, failin sarf ettiği söz ve davranışların niteliği, gerçekleşme biçimi, tarafların konumları, aralarındaki ilişki ile eylemin gerçekleştiği tüm koşullar birlikte değerlendirilmeli, bu kapsamda ahlaki kurallara uygun evlenme teklifi, tanışma isteği veya nazikane beğeni ifadelerinin cinsel taciz suçunu oluşturmayacağı kabul edilmelidir. Çünkü bunlar bazen toplumun temelini oluşturan ailenin kurulmasına veya saygın bir arkadaşlığın oluşmasına da vesile olan, insani ilişkiler bağlamında gerçekleştirilen, cinsel özgürlüğü ihlal amacı taşımayan ve esasen buna elverişli de olmayan davranışlardır. Bununla birlikte evlenme veya arkadaşlık isteğinin iç çamaşırı hediye etme veya cinselliğe yönelen sözlerle gerçekleştirilmesi örneklerinde olduğu gibi kaba ve rahatsız edici bir üslupla yapılması, teklifin reddedilmesine karşın eylemin mağduru rahatsız edecek şekilde sürdürülmesi yahut mağdurun Medeni Kanun hükümlerine göre evlenme imkânı bulunmayan bir çocuk veya taraflardan birinin evli olması örneklerinde olduğu gibi evlilik veya arkadaşlık ilişkisinin önünde kanuni veya ahlaki engellerin bulunması durumlarında cinsel taciz suçunun oluşacağında hiç bir tereddüt bulunmamaktadır. “ (Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2020/63 E. 2020/258 K. 04.06.2020 tarihli kararı)

Cinsel taciz suçu için seçimlik bir ceza öngörülmüştür. Adli para cezası verilmesi halinde belirlenecek ceza hapis cezasının alt sınırından az üst sınırından çok olamaz. Fiilin çocuğa karşı işlenmesi halinde ise seçimlik ceza öngörülmemiştir. Burada çocuk 18 yaşını tamamlamamış her bireydir. Suçun temel şeklinin soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi tutulmuştur.

Suçun nitelikli halleri

Maddenin ikinci fıkrasında cinsel taciz suçunun cezayı yarı oranında artıracak nitelikli halleri belirlenmiştir. Cinsel saldırı ve cinsel istismar suçunda olduğu gibi cinsel taciz suçunda da: Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkisinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle suçun işlenmesi, Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi, failin suçu işlemesini kolaylaştırdığı için artırıcı hal olarak sayılmıştır.

Bunların dışında aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle bu suçun işlenmesi halinde burada faile bir kolaylık oluştuğu için bir artırım nedeni olarak belirlenmiştir.

Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi halinde de ceza yarı oranında artırılacaktır. Teknolojinin gelişmesiyle bu haberleşme araçlarının kullanılması yaygınlaşmıştır. Bu noktada insanların sıklıkla kullandığı bu araçlarla rahatsız edilmesi bir artırım nedeni olarak belirlenmiştir.

Teşhir suretiyle, bu suçun işlenmesi de ağırlaştırıcı neden olarak sayılmıştır.

Nitelikli hallerle birlikte 105. Maddenin 2. Fıkrasının devamında bu fiil nedeniyle mağdur ; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz şeklinde belirtilmiştir.

Bu suçun nitelikli hallerinin şikayete tabi olduğu açıkça belirtilmediğinden suçun resen kovuşturulması gerekmektedir.

Fiilin cinsel taciz olup olmadığını her olaya göre yargıcın takdir etmesi gerekir ancak arkadaşlık teklif etmek cinsel taciz değildir. Eğer bu fiil cinsel taciz kastıyla değil de rahatsız etme kastıyla gerçekleştirilmişse bu suç oluşmaz. Bir söz veya davranışla birden fazla mağdurun cinsel tacizi mümkündür. Bu halde zincirleme suç hükmü uygulanır ancak farklı kişilere ayrı ayrı cinsel tacizde bulunulması halinde farklı farklı suç oluşur.